Ocak: Karakış-Zemheri
Şubat: Güçük(Kısa ay)
Mart: Döldökümü (Kuzuların Doğumu)
Nisan: Yağmur Ayı
Mayıs: Çiçi yayı
Haziran: Yayla Ayı
Temmuz: Kotan Ayı
Ağustos: Ot Biçimi
Eylül: Böğürme (Rüzgarın Böğürmesi)
Ekim: Harmanay-Sarabayı
Kasım: Koçayı (Koç Katımı)
Aralık: Nahır ayı (Sığır sürüsünün otlaktan dönmesi)
SAYILI GÜNLER :
Halk arasında, yıl içerisinde dönüm noktası olarak kabul edilen bazı sayılı günler vardır. Bu günler ya uzun yıllar gözlemlenen hava olayları ya da bu dönemlerde önemli bir olayın yaşanması sonucunda ortaya çıkmıştır. Halk arasında sayılı günler şunlardır:
Gün Dönümü:
Gün dönümü kiraz ayının 9. günüdür (22 Haziran). Bu tarihten sonra hava iyice ısınır. Bu nedenle sebze ekimi bu tarihten sonra yapılır.
Eyyam-Bahur:
Halk takvimine göre kotan ayının 18. günü başlayan (Ağustosun ilk haftası) haftada bunaltıcı sıcaklar yaşanır. Bu günlerde çobanlar sürülerini gölgelik yerlerde tutmaya çalışır.
Erbain:
Kasım mevsiminin ilk 44 gününde havalar pek sert olmaz ve bu döneme pastırma yazı denir. Bu tarihten sonra başlayan ve 40 gün süren kuru ayaz ve şiddetli soğukların yaşandığı Erbain dönemi (Kara kışın 9. günü) başlar. Ölümlerin en çok bu dönemde yaşandığına inanılır.
Hamsin:
Erbainden sonra gelen 50 günlük dönemdir. Havalar bu dönemde oldukça değişkendir. Halk arasında Hamsin, kâh üşü,kah ısın sözü buradan doğmuştur. Halk takvimine göre zemheri ayının 18 inde (31 Ocak) başlar, döl dökümünün başında (21 Mart) sona erer.
Hıdrellez Tipisi:
Halk takvimine göre zemheri ayının 27'sinde (10 Şubat) başlayan ve yaklaşık 1 hafta süren tipilere Hıdrellez Tipisi denir.
Cemreler:
ilkbaharda yaşanan; havada, suda ve toprakta meydana geldiğine inanılan sıcaklık yükselmelerine denir. Birinci cemre gücük ayının 13�ünde (20 Şubat) havaya düşer. Havada bir hafta kaldıktan sonra gece yarısı suya düşer. Suda bir hafta kaldıktan sonra toprağa düşer ve bu tarihten sonra havalar ısınır.
Berd'ül Acüz- Kocakarı Soğukları- Nenenin Gıdikleri- Harç-Borç:
Bu dönem gücükün son dört günü ile döldökümünün (mart) ilk üç gününü kapsar. Normalde havaların ısınmaya başlamasına rağmen bu haftada hava çok soğuk olur. Bunun da bir hikayesi vardır:
Çok eski tarihlerde, bir köyde oğlakları (Gıdik) çok sevdiği için koyun yerine keçi besleyen bir nine yaşarmış. Her yaz yaylaya çıkan nine, bir sene zamanı gelmediği halde havaların ısınmasına aldanarak gücük ayının sonunda yaylaya çıkar. Bir iki gün yaylada kalır ve havaların sıcak olması hoşuna gider. Bunun üzerine kış ayı ile alay eder ve kış ayı 4 gün 4 gece kar yağdırıp tipi estirir (gücükün son dört günü). Ancak nine ve oğlakları (Gıdik) ölmeyince kış, döl dökümü ayından (mart) üç gün borç alır, 7 gün 7 gece fırtına estirir, nine ve gıdikleri ölür.
Mart'ın Dokuzu- Leylek Fırtınası:
Halk takvimine göre döl dökümü (mart) ayının sekizini dokuzuna bağlayan gece Hacı Leylek gelir. Gelirken de beraberinde kar ve tipi getirir. Bir gün önce iyi olan havalar o gün soğuk olur.
Abril'in Beşi :
Yağmur ayının beşi (18 Nisan) hava çok soğur. Bu gece genç hayvanlar hariç, bütün hayvanlar ahırlarda beslenir. Zira bu soğukta kıştan yeni çıkan ve bünyeleri zayıf olan hayvanların dayanamayacağına inanılır. Bu günün diğer bir ismi de Camuş (Manda Kıran) dır.
Sitte-İ Sevr:
Yağmur ayının 9 unda (21 Nisan) başlayan ve 6 gün süren soğuk ve fırtınalı günlere denir. Bu günlerle ilgili olarak Sitte-i Sevür, kapıyı çevür diye bir cümle bulunmaktadır.